Hiçbir Şey Yapmak İstememek ve Üşengeçlik
Ne yazık ki blogumu hala ihmal etmeye devam ediyorum. Aslında sadece blogumu değil hayatımdaki pek çok şeyi ihmal ediyorum. Son birkaç aydır bunun farkında olmama rağmen hala bir çözüm bulabilmiş değilim.
Ne olduysa işe başladıktan sonra oldu. Yaklaşık bir sene boyunca evde yatmaya alıştığım için iş temposuna alışmakta biraz zorluk çektim. Tam bu tempoya alıştım derken yapmam gereken şeyleri ihmal ettiğimi, hiçbir şey yapmak istemediğimi farkettim. Ne güzel düzenli bir kitap okuma alışkanlığım vardı artık kalmadı. Yine okuyorum okumasına da önceden günde bir saat kitap okurken şimdi on beş dakika okuyorum. Önceden içinde bulunduğum sektördeki yenilikleri takip eder kendimi geliştirmeye çalışırdım şimdi sadece uyumak istiyorum. En son Arduino seti almıştım, led yakmaktan öteye gidemedim. İş dışında kendi projelerimin yüzüne dahi bakamaz oldum. Ve tabi ki blogum… Yazmak istediğim çok şey var, notlarım arasında bununla ilgili bir yazı yazayım diye kaydettiğim 10’a yakın konu vardır fakat bilgisayarın karşısına geçip yazmaya üşendiğim için hepsi bekliyor.
Günde 9 saat boyunca bilgisayarın karşısında kodlarla boğuştuktan sonra eve gelip tekrar bilgisayarın karşısına geçmek halihazırda bulunan kafa yorgunluğunu had safhaya çıkarıyor. İşten geldiğimde canım hiçbir şey yapmak istemiyor. Eve geleyim, uzatayım ayaklarımı, alayım televizyonun kumandasını da elime maç seyredeyim. Yapmak istediğim sadece bu. İşin garip tarafı bunu uyuyana kadar yapmak istiyorum.
İhmal ettiğim şeylere başlasam tüm sorun ortadan kalkacak. Mesela kitap mı okuyacağım, kalkıp okumaya başlasam devamı gelecek, o iştahı kendimde görebiliyorum. Veya projelerim ile mi ilgileneceğim, bilgisayarı açıp iki satır kod yazsam devamı gelecek. İşte tam burada da üşengeçliğim ve bu işleri erteleme hastalığım giriyor devreye. Birazdan okurum, yarın başlarım, sonra yaparım diye diye aylar geçmiş. Kendime bir plan yapmaya karar veriyorum, plan yapmayı da erteliyorum.
24 saatin yetmediği zamanlar da oluyor. Tam kafamı topluyorum, bir şeylere başlayacağım, gece yarısı olmuş. Ee sabah erken kalkmam gerekiyor. Önümde iki seçenek var, ya kafamdaki işi yapacağım ya uyuyacağım. Haliyle uyumayı seçiyorum.
Eğer böyle devam edersem bu duruma daha da çok alışacağım ve geri dönüşü bir hayli zor olacak. Bu yüzden bir an evvel hayatımda bir düzen oturtmam gerekiyor. Burada da önerilerinize ihtiyacım var. Muhakkak bu yazıyı okuyanlar arasında da yukarıdaki problemleri aşıp belli bir düzeni oturtmuş insanlar vardır. Bu yüzden yorumlarınız benim için önemli.
Bazen öyle üşeniyorum ki.. Televizyon kumandasını kalkıp tekrar almamak için uygulama marketinden tv kumandası programı indirip açmışlığım bile var :D Yazı süper olmuş :)
BU günümüz hastalığı gibi birşey oldu. Ben tamamiyle teknolojiye bağımlılığa bağlıyorum.
Bunun en büyük sebebi teknolojinin gelişimidir. Benim asıl korkum ise gelecek nesildir. Daha beter olacaklarını düşünmekteyim. Üşengeçlik alışkanlık yapmaktadır. Bilgisayar başında çalışarak kazandığım geçimimi sırf bu üşengeçlik artımı, mutsuzluk yüzünden bırakarak, dışarda asgari maaşla çalışmaya başladım. Bu konuda alacağınız en önemli önlem budur.
Aslında hep yaşadığım sorunlardan biri diyebilirim. Çünkü bir şey yapmak istiyorsun ve seni sanki ondan uzaklaştırıyor bu atalet sizliktir yani harekete geçememe bide kendimizi boş bırakırsak bu tür durumları sık yaşamak muhtemeldir. Kaleminize sağlık yazınız için teşekkürler.
hocam aynı sorunu bende yaşıyordum doktora dahi gittim troidler çalışmadığı için oluyormuş ilaçlardan sonra biraz daha iyi oldum :) artık en azından düzenli bişeyler karalıyoruz :)
Zaman zaman çoğumuzda bu üşengeçlik halleri olabiliyor. Ertesi gün sınavım olmasına rağmen ders çalışmak istemeyebiliyorum. Bu gibi durumlarla başa çıkma tekniklerini öğrendim, o an için ders çalışmayı eğlenceli hale getirebilecek şeyler buluyorum mesela müzik dinlerken çalışıyorum, yada notlarımı elimde yazmak yerine office programları ile yazıyorum kafama da fazlasıyla giriyor.
Tembellikten kaçış yöntemi ulaşılabilir hedefler koymaktan geçiyor, gidip de spor yapacağım deyince belirsizliklere atıyorsun kendini misal.
Üşengeçlik her insanda bir süre sonra olur bazıları doguştan genelde ben spor ederek üstümden atıyorum bunu ya sabır diyorum sabah kalkınca bir mucadeleye giriom .
Bak şimdi, uzun süredir bloguna girmiyordum. Girdim ve direkt gözüme bu yazın ilişti. Bodoslama tükenmişlik sendorumuna gireceğim olan o olacak :D
Ben hala tam anlamıyla çıkabilmiş değilim o illetten. :D
Girişi olan çıkışı olmayan bunalımlar. çıkış kapısını bulan kaçsın resmen insanın yaşam enerjisini alıyor. düğünler, plavlar, yemekle, iş çalışma, hep aynı bunaldım. iş artık eziyet olmaya başlıyor. allah kurtarsın hocam.
Aynı durumu ben de yaşıyordum. Kendimi şartlandırarak öncelikle işe girdim. Sosyal aktiveler falan şuan gayet iyi durumdayım.
Sizin ne guzel hayatınız varya kod yazıyorum kitap okuyorum projelerim bilmemnelerim dionuz benim hayalimdeki duzene sahipsiniz ama ben cahil oldugum icin okuyamadim ağır sanayi işçisiyim demircilik yapıyorum. Inanin gun sonundaki halimi gorseniz acırsınız yara bere icinde her yerim yanık leş gibi kirli bi sekilde eve geliyorum dus alip yemek yiyorum kolum bacagim tutmuyo yorgunluktan. Hic bir sosyal aktivitem yok. Tek istedigim uyumak yatmak hatta mumkunse ömrümün sonuna kadar. Ortak noktamız ise bence biz hayatımızdaki rutinleri değistirmeliyiz farkli bir seyler denemeli farkli yerler kesfetmeliyiz farkli insanlarla tanışmalıyız kendimize yeni uğraşlar mutlu oldugumuz işler yapmalıyız.
Naçizane tavsiyem eğer ki kitap okumuyorsanız işten geldikten sonra en az 10 sayfa kitap okuyun. Özellikle polisiye romanlar kitaba olan ilginizi artıracaktır. Bu sayede bedenen çok fazla olmasa da ruhen yorgunluğunuzu atmış olursunuz. Hatta iletişim sayfasından bana adres ve telefon numaranızı gönderirseniz size kitap hediye etmek istiyorum. Düzenli kitap okumanıza vesile olmak isterim. Bunun dışında akşam yemeği yedikten sonra 15 dakika dışarı çıkın, yürüyün, temiz hava alın. İşten yorgun argın gelip dışarı çıkmak çok zor gelecektir biliyorum fakat o iradeyi gösterirseniz faydasını göreceğinize inanıyorum. Hayatınızdaki rutinleri değiştirmeye bu iki madde ile başlayabilirsiniz bence.
Üşengeçlik gerçekten zor, bunu aştığımızda farkediyoruzki hayat aslında oldukça basit ve kolay
Ben de böyle bi durumdan kurtulmak için bugün bilgisayarımın başına geçtim.Kendi bloğumu oluşturmak için blogları okurken önce sigara yazınızı şimdi de bu yazıyı okudum bugünden itibaren benimde hayatımda bi düzen değişikliği olucak diye umuyorum bi dürtü oluşturdunuz.Teşekkürler :)
Yazdığım yazıların okuyucularımın düşüncelerinde olumlu bir etki yapması inanın çok mutlu ediyor beni. Umarım hayatınızı bir an önce düzene sokarsınız.
konuya nasıl başlayacağım bilmiyorum, benim de benzer sıkıntılarım var fakat ben gerçekten hiçbir şey yapmıyorum. bundan kurtulmak istiyorum, önümde bir üniversite sınavı var ki geçen yıl da bu hataya düştüm ve mezuna bıraktım. üstümdeki şu aptal üşengeçliği atsam, her şey yoluna girecekmiş gibi hissediyorum ama atamıyorum. ben yazınızı yeni okuyorum, eğer aştıysanız bu durumu sizden tavsiye almak isterim, iyi günler.
Kısmen bu durumu aştım diyebilirim. Yapmak istediğim şeyleri düşünmeme vakit kalmadan yapmaya başlıyorum. Mesela kitap mı okuyacağım, hemen kalkıp kitap okumaya başlıyorum. Mümkün olduğunca bana hiçbir katkı sağlamayacak şeyleri yapmamaya özen gösteriyorum. Gerçi şu an askerde olduğum için yazıda bahsettiğim üşengeçlikten eser yok. Orada üşengeçliğe izin vermiyorlar. :)
cevabınız için çok teşekkür ederim, size hayırlı teskereler.